Islam dininde çocuk nasıl yapılır? Islam dininde çocuk nasıl yapılır?, İslama göre çocuk nasıl yetiştirilmeli?, İslam dininde çocuk yapmak zorunlu mu?, Çocuk büyütmek ibadet midir?, Dinimizde kaç çocuk olmalı?, Dinen kaç yaşına kadar çocuk sayılır?
İslama göre çocuk nasıl yetiştirilmeli?
İslama göre çocuk nasıl yetiştirilmeli?,
Resulullah (asm) buyurur ki “Çocuklarınızla 7 yaşına kadar oynayın, 15 yaşına kadar onlarla arkadaş olun, 15 yaşından sonra ise istişare edin.” Çocuk aile içinde görev ve sorumluluk alan bir fert olarak yetişmesi gerektir. “Çocuk” deyip geçmemeliyiz. Ağaç yaş iken eğilir” atasözü boş bir söz değildir. İslam dininde çocuk yapmak zorunlu mu?
İslam dininde çocuk yapmak zorunlu mu?,
Tüm Sünni / Şii mezhepleri, İslami evliliklerin icma olarak adlandırılan iki rıza gösteren taraf arasındaki sözleşmeler olduğu için, İslam'da zorla evliliklerin kesinlikle yasak olduğu konusunda hemfikirdir. Çocuk büyütmek ibadet midir?
Çocuk büyütmek ibadet midir?,
Çünkü İslâm'a göre himayeye muhtaç çocuklara bakmak, onları beslemek, büyütmek büyük sevaptır ve bir insanlık ödevidir. Hz. Peygamber (s.a.s.), işaret ve orta parmağını göstererek “Ben ve yetimi himaye eden kimse cennette şöylece beraber bulunacağız.” (Buhârî, Edeb, 24 [6005]; Müslim, Zühd, 42 [2983]) buyurmuştur. Dinimizde kaç çocuk olmalı?
Dinimizde kaç çocuk olmalı?,
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, ailelerin çocuk sayısını ikinin altına düşürmemeleri gerektiğini belirterek, "Mutlaka ikinin üzerinde, üç, dört gibi. Nüfus yapımızı hem sağlam hem nicelik olarak hem de nitelik olarak geliştirmemiz ve sağlam hale getirmemiz gerekiyor" dedi. Dinen kaç yaşına kadar çocuk sayılır?
Dinen kaç yaşına kadar çocuk sayılır?,
Ebû Hanîfe'ye göre erkek on sekiz, kız on yedi yaşını tamamlayınca, İslâm hukukçularının büyük çoğunluğuna göre ise erkek-kız ayırımı olmaksızın çocuk on beş yaşını tamamlayınca fiilen erip ermediğine bakılmaksızın hükmen bulûğa ermiş sayılır. Çocuk yetiştirmek sevap mı?
Çocuk yetiştirmek sevap mı?,
Kur'an-ı Kerim'e baktığımız zaman görürüz ki; birçok Peygamber de, Allah'tan çocuk nimetine sahip olabilmeyi istemiştir. Çocuk, ebeveyni için bir lütuftur. Çünkü onlar, Allah'ın bu nârin, nazlı ve cennet adayı sevimli yaratığına yaptıkları hizmet için, aynı zamanda sevap kazanıyorlar. Eşlerden biri bebek istemezse günah mı?
Eşlerden biri bebek istemezse günah mı?,
Dolayısıyla eşlerden biri, diğerini çocuk sahibi olmaya zorlayamaz. Nitekim Aile Hukuku kitabı kapsamına giren nişanlı ve evli çiftlerin çocuk istemini veya çocuk sahibi olma özlemini giderme yükümlülüğü veren bir Türk Medeni Kanunu hükmü bulunmamaktadır. Çocuk ne zaman dinen yapılır?
Çocuk ne zaman dinen yapılır?,
Bebeğin doğumunun kırkıncı gününe dair dinen yapılması gereken herhangi bir işlem bulunmamaktadır. Kırk gün boyunca bebeğin ve annenin evden dışarı çıkmaması, bebeğin kırkının çıkarılması gibi uygulama ve inanışların dini bir dayanağı yoktur. Cinsel ürünler kullanmak caiz midir?
Cinsel ürünler kullanmak caiz midir?,
Cinsel uyarıcı ürünlerin alışı, satışı ve kullanımın hükmü nedir? Bu ürünler uyuşturuculardan olmadığı için haram olmadığı söylendi, hatta bir doktor alınan dozun 20 ml'i aşmadığı müddetçe vücuda herhangi bir zararı olmadığından dolayı kullanılmasında sakınca olmadığını söyledi. Annenin bebeğine bakması sevap mı?
Annenin bebeğine bakması sevap mı?,
SEVAP HAZİNESİ
Annenin kendine zaman ayırması ise bir lükstür. Çocuğun emzirilmesi, bakımı, ihtiyaçları ve uykusu zamanla anneleri sabır noktasında zorlar. Hâlbuki İslâmiyet anneye çocuğunu emzirmeme veya çocuğuna bakmama hakkını da sunmuştur. Yani çocuğa bakmak farz ya da vacip değildir. Çocuk yetiştirmek kimin görevi?
Çocuk yetiştirmek kimin görevi?,
Öz. İslam'a göre çocuklar, Allah'ın anne babalara hatta topluma verdiği bir nimet ve hayatın süsü olmasının yanında, onların aynı zamanda sınavlarıdır. Hiçbir şey bilmeden dünyaya gelen çocukları hayata hazırlamak ve dinini öğretmek anne babanın görevidir. Bir çocuğu büyütmek için bir köy gerekir ne demek?
Bir çocuğu büyütmek için bir köy gerekir ne demek?,
YAZILAR. Afrika asıllı bu atasözü ebeveynlerin, çocukların büyüyüp gelişmesi için ne kadar çok desteğe ve yardıma ihtiyaç duyduklarını oldukça naif bir şekilde anlatıyor.